Bu günlerde ciddi anlamda yalnız hissediyorum değerli okuyucu.. İşim çok, iş hayatı dışında kişisel işim de çok. Yoluna koymadığım bir sürü şey var.. Ama ben yine de bir boşluk ve bir yalnızlıkla doluyum. Kolumu kaldıracak...
Devamını OkuKategori "Edebi"
Neden Yazarız
Yazı yazmanın temelinde ne var, bir türlü çözemiyorum yıllardır. Ne zaman yazı yazmaya ihtiyacım oluyor, ne zaman “bunu yazmalıyım” şeklinde bir krize giriyorum bilmiyorum. Bir konu beni çok etkileyince mi, canım sıkılınca mı, hiç çözemedim....
Devamını OkuHüzzam Hüzün
Çoktandır bir iki satır yazamadığım için kendime kızıyorum. Yazmak için hep dolmak gerektiğine inandırmıştı bir vakitler edebiyat hocam.. Sanırım hala aynı fikirdeyim.. Okumadan, yaşamadan, anılarda gezinmeden, dönüp arkana bakmadan yahut geleceğe bakmadan yazılmıyor. Çoğunlukla vakit...
Devamını OkuBu Şehre Yine Bahar Geldi
Bu sabah apar topar evden çıktım. O kadar geç kaldım ki ayakkabımı bir yandan koşarken giydim ve bunca çabama rağmen kaçırdım servisi. Bulduğum ilk taksiye atladım.. Çek dedim “Levent” e, çekti.. İşte tam köprüyü geçerken...
Devamını OkuBiz birbimize çok aşığız, deli gibi seviyoruz, gözlerimiz konuşuyor biz susuyoruz diyenlere bir haberim var. İki insanın birbirine aşık olmasına imkan yoktur. Bir insan her zaman “aşık” diğeri “maşuk” olur. Maşuk divan edebiyatında ve tasavvufta, aşık olunan, etrafında divane olunana verilen isimdir. Tasavvufta ekseriyetle “yaradan” olsa da, divan edebiyatında bizzat ateş-i aşkına düştüğün insandır. Bu...
[ Devamını Oku ]
Aşık-Maşuk